Ayhan Mamayev: “Tüm Türk Dünyasını temsil ediyorum” - REPORTAJ

"Bakü 2015" I Avrupa Oyunlarında 84 kiloda altın madalya kazanan Ahıskalı karate ustası Ayhan Mamayev Ajans Ahıska'nın sorularını yanıtladı…

-Herkes  seni Avrupa Oyunlarının altın cocuğu olarak tanıyor. Sen kendini nasıl tanıtırsın?

-Bakü 2015’te altın, Avrupa şampiyonasında gümüş (Türkiye-2015), İslam Dayanışma Oyunlarında altın (İndonezya-2013), dünya şampiyonasında bronz (Paris-2012), 21 yaşaltı karateciler arası dünya şampiyonasında (Malezya-2011) altın kazanan sporcuyum. 3 aralık 1991, Bakü doğumluyum.

-Neden karateyi seçtiniz?

-Karateye önce kardeşim başladı. Ben daha 7 yaşındaydım. Ailem kardeşimi spora götürüp-getirirken bende okulda bazı hareketler öğrenmeye başladım. Maddi durumumuzun iyi olmamasından dolayı ikimiz birden spora gidemedik. Yalnız özel hocam Şahin Hudaverdiyev beni farketmişti ve para almadan okula aldı. 1998’de karateye başladım ve 10 yıl sonra Azerbaycan şampiyonu oldum. Bundan sonra profesyonel karyeram başladı.

-Sporcular genelde okulla pek barışık olmaz. Senin aran nasıldı?

-271 numaralı okulu bitirdim. Çok başarılı öğrenciydim. Notlarım pek iyidi. Universite hazırlık kurslarına bile gitmeden, 2009’da Bakü Devlet Universitesi uygulamalı matematik ve sibernetik bölümünü kazandım. 2014’de mezun oldum. Universitede okumamı en çok annem istiyordu.

-“Bakü 2015”te gözünden darbe aldın. Bu sakatlık diğer yarışları nasıl etkiledi?

Musabakadaki ikinci yarışta kötü bir sakatlık yaşadım, elmacık kemiğim kırıldı. Rakibim bunu bilerek yaptı. Sakatlandığımda gözümün önünden 2 senelik zor bir hazırlık dönemim geçti. Ancak bunu hakemlere hissetdirmedim. Çünkü bunu bilselerdi,yarıştan men edile bilirdim. İlerde 3 yarışım vardı ve ben ağrılara sabrederek dövüştüm, finalde yunanistanlı Georgios Tzanos Michail’i yenerek altın madalya kazandım.

-İlk kaybettiğiniz yarışı nasıl hatırlıyorsunuz?

-İlk kaybettiğim yarışı hatırlamıyorum (gülüyor). Bazen sokakta yürürken birisi sana laf atar ve sen ona cevap veremezsen zayıflık gösterirsin, acız kalırsın. Ben bunu böyle düşünüyorum. Maçı kaybettiğin zaman arkadaşların, antrenörün seni azarlaya bilir yalnız burda önemli olan kaybetdiğin zaman pes etmemek ve yeniden sıradaki yarışlara daha güçlenerek çıkmak.

-En unutulmaz yarışınız hangisi oldu?

- Bakü 2015’e Türkiye Avropa Şampiyonasındaki başarımın sonucunda katılma hakkı kazandım. Orada hakemin kararı ile İtalyan dövüşçüye kaybederek gümüş madalya aldım. Ancak orada kaybettiğim Nello Maestri Bakü 2015’te gruptan çıkamadı. Zorlu bir grubum olmasına rağmen Fransalı Kenji Qrillonu mağlub ettim. Önceden ona 3 sefer kaybetmiştim. Baküde ise 6:1’le galip gelip rövanşı aldım.

-Sizi spora bağlayan hayranı olduğunuz kimler var?

-Cocukluğumdan bu yana Bruce Lee’nin filmlerini izleyerek büyüdüm. Karateye başlamamda büyük etkisi var. Ayrıca eski ağırsıklet boks şampiyonu Mike Tyson’da hayranı olduğum diğer bir sporcu. Hatta Avrupa oyunlarından önceki reportajda altın madalya alırsanız ilk hangi ünlü biriyle görüşmek istersiniz diye sorulduğunda  onun ismini söylemişdim.

-Başka hangi spor dalıyla ilgileniyorsunuz?

-Favorim her zaman futbol. Futbolcu olmak isterdim ama karateci olduğum için de pişman değilim. İnanıyorum ki, futbolcu olsaydım orada da kendimi ispatlaya bilirdim. Çünki çok ara vermeden ciddiyetle çalışıyorum.

-Tuttuğun takım ve ya hayranı olduğun futbolcu varmı?

-Bir"Yuventus" hayranıyım. En çok sevdiyim futbolcu ise Lionel Messi. Hakikaten Messi bir yetenek. Böyle yetenekli olanlar karatede de var. Rafael Ağayev 4 kat dünya ve 12 kat Avrupa şampiyonu. O, "Karatenin Pırlantası" adını boşuna almadı. Onunla aynı takımda çalışmak gerçekten gururverici.

-Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüştünüz. Neler hissetdiniz?

-Sayın Cumhurbaşkanımız İlham Aliyev ile ilk 2013’te İslam Dayanışma Oyunları ve daha sonra "Bakü 2015" I Avrupa Oyunları bitiminde takımla birlikte görüştük. Onun sporculara verdiği değer karşısında bizde üzerimize düşeni yaptık ve bayrağımızı dalgalandırarak istiklal marşımızı seslendirdik.

 

 

-Azerbaycanı temsil ederken hemde Ahıska Tüklerini temsil ediyor olmak nasıl bir duygu?

-Ben bugüne kadar her zaman Ahıska Türkü olmamla gurur duydum. Ailemle ve çevremdeki ahıskalılarla her zaman kendi şivemizde konuşuyoruz. Benim ailem Ahıskanın Hırtız bölgesinden. Keşke zamanım olsada vatanımıza gidebilsem. Oraları ancak resimlerde görüyorum. Birgün gidebilmeyi çok isterdim.

-Geleceğin sporcularını yetiştirmeye başladınız. Ne zaman açıldı spor okulunuz?

-Evet. Arkadaşım Azerbaycan Karate Federasyonu üyesi Asiman Kurbanlı ile birlikte açtık bu okulu. BUDO-KAN isimli spor okulumuz Ocak 2016 tarihinden itibaren faaliyete başladı. Gayemiz geleceğin Ayhanlarını yetiştirmek. Ülkemizin bayrağını daima yükseklerde tutarak hem devletimizi hem de tüm Türk Dünyasını temsil etmek.

Mevlüt İşık   Ajans Ahıska/ Ahıska Türklerinin Haber Ajansı

Ajans Ahıska Facebook Sayfamızı Beğenebilirmisiniz..