Yüz yıla yakın bir zaman boyunca çok sürgünler yaşamış olan Türk soylu Ahıska Türklerinin yaşadıklarını unutmamak ve onları yâd etmek için bu araştırma içerikli makaleyi yazmaya karar verdim.
 
Ahıska, Gürcistan'ın güneyinde bulunan bir bölgedir. Kıpçak Türkleri arasında yer alan uruğlar-boylar bu bölgeye yerleştikleri için Ahıska Türkü adını almışlardır. Gürcistan sınırları dahilinde bulunan bu bölgenin coğrafi adının dışında, mevcut mekâna yerleşen Türk boylarının isimlerinin bu coğrafyayla hiçbir ilişkisi yoktur. Ahıska Türklerinin, bir geçiş noktası olan Kafkaslara yerleşmiş olması, kavimler kapısı olan bu bölgede yaşayan bazı milletlere Ahıska Türklerinin etnik yönden bağlı olabileceği düşüncesini doğurmuştur. Bunun için de, Ahıska Türklerinin Gürcü, Tatar, Azeri ve Kıpçak boylarına mensup olabileceği üzerinde durulmuştur. 
 
Kullanılan dilin, kültürel yapının, fizikî özelliklerin Gürcülere kesinlikle benzerlik göstermediği görülmüştür. Ahıska Türklerinin gerek gelenek, gerekse dil özellikleri olarak Oğuz boylarından bazı farklılıklara sahip olması dikkat çekicidir. Fizikî yapı itibariyle, Ahıska Türklerinin Oğuzlardan çok, Kıpçak boylarına benzerlik gösterdiği tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra, bölgenin İskitlere kadar varan bir coğrafya şeklinde yerleşme alanı olarak kullanıldığı bilinmektedir.
 
 
Bölge üzerinde yapılan incelemelerde onomastik ilmine göre tespit edilen isimlerin eski Türkçe olduğu fakat bu sahaya Gürcü ve Kafkas kavimlerinin ilerlemesi ile farklı adlandırmaların coğrafî ad olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Türklerinin hangi bölgelerde yerleşmiş olduklarını tek tek tespit etmek mümkündür.
 
Ruslar, bu Türk uyruğunun üzerinde oluşturmuş olduğu kültürel baskı ile, nüfuzlarını benimsetmeye çalışmış fakat başarılı olmadığını görünce etnik olarak bu uruğun Gürcülere mensup olduğu fikrini ileri sürmüşlerdir. Bu düşünce doğrultusunda, çok sayıda Rus ve Gürcü kökenli ilim adamı, hacim olarak oldukça kabarık olan eserler neşretmişlerdir. Gerçekleştirilen uygulamaların yanı sıra, Ahıska Türklerinin önde gelenlerine, zorla veya satın alarak kendilerini Gürcü olarak kabul edip halkı da bu düşünceye inandırmaları için çeşitli tekliflerde bulunmuşlardır.
 
Ahıska Türklerinin fizikî yapıları, meskûn oldukları yerleşim alanları (tarihî coğrafyaları) ve dil lehçeleri ayrıntılı bir şekilde araştırılarak, metot özellikleri ile tarih ilmine yapabilecekleri katkılar göz önünde bulundurularak zikredilen disiplinlerden yararlanmaya özen gösterilmiştir. Bunun yanı sıra tarih disiplininde kullanılan komperatif (karşılaştırmalı-mukayeseli) metot ile, Ahıska Türklerinin Gürcü ve Oğuz Türkleri arasındaki benzer-farklı yönleri ayrıntılı bir şekilde konmaya çalışılmıştır.
 
 
Ahıska Türkleri de "Kavimler Kapısı" olan işte böyle jeo-stratejik bir bölge üzerinde yerleşmiş olan boylardan biridir. Ahıska Türkleri'nin etnik menşeini tespit için öncelikle halihazırdaki coğrafyalarını belirlemek gerekir. Bugün, Ahıska Türkleri'nin yaşadığı coğrafya Gürcistan sınırları dahilinde bulunan bir bölgedir. Gürcülerin bu bölgedeki tarihi, bilindiği gibi eski dönemlere dayanmaktadır. Mevcut coğrafî bölgeye, nüfus kesafetine ve Ahıska Türkleri'nin soyadlarına bakılarak bölge halkının Gürcü olabileceği hakkında fikirler ileri sürülmüştür. Bu teorinin yanı sıra Azerbaycanlı olarak da kabul edilen Ahıska Türkleri, Oğuz boyları arasına dahil edilmek istenmektedir. Üçüncü bir teoriye göre, Ahıska Türkleri, Tatarlarla akraba addedilmektedir.
 
 
Azerbaycan Türkleri bilindiği gibi Oğuz boylarının bir araya gelmesinden oluşmuştur. Bugün Azerî Türkleri olarak bilinen Oğuzlar, gerek dil gerekse gelenek yönüyle Ahıska Türkleri'nden farklıdır. Azerbaycan Türkleri, edebî yönleriyle Oğuz Türkçesi'ni geliştirmiş ve kendilerine has bir edebiyat oluşturmuşlardır. Son derece zengin olan Azerî edebiyatı aynı zamanda konuşma dili ve estetik üslubuyla dikkat çekerken diğer Oğuz dili gruplarından farklı olduğunu belirgin bir şekilde hissettirmektedir. Ahıska Türkçesi, Kafkasya bölgesinin diğer dillerinde olduğu gibi Azerbaycan Türkçesi'ne göre daha kaba ve sert çizgilere sahiptir.
 
 
Ahıska ve çevresine en son gelen Türk grubu Kıpçaklardır. Kıpçaklar dışında bölgeye gelen diğer Türk kavimleri burada kalıcı bir hakimiyet tesis edememişlerdir. Çünkü bu bölge bulunduğu konum itibariyle dışarıdan gelen kavimlerin istilalarına her zaman açık kalmıştır. Kıpçakların çoğu eski yurtlarına geri dönmemiş, Ahıska’dan İspir’e (Erzurum) kadar uzanan toprakları da yurt edinmişlerdir. 
 
 
Ahıska Türklerine çok zulüm edilmiştir. 2. Dünya Savaşı sonlarına doğru 15 Kasım 1944’de bir kış gecesi Stalin’in emriyle Ahıska’daki Türk köyleri askerler tarafından kuşatıldı. Çeşitli eziyet ve zulüm altında birkaç saat içinde yük ve hayvan vagonlarında, Sibirya, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’a sürüldüler. Ahıska: 64 köy, 30.000; Adigön: 72 köy, 40.000; Aspinza: 59 köy, 35.000; Ahılkelek: 11 köy, 5.000; Bogdanovka: 2 köy, 5.000 olmak üzere 208 köyle birlikte toplam 115.000 kişi sürgüne gönderilmiştir.
 
24 Mayısta Özbek gençler Ahıska Türklerinin oturduğu mahallelere saldırarak 24 saat içinde Özbekistan’ı terk etmelerini söylemişlerdir. Nihayet 1 Haziran 1989’da Fergana’daki olaylar patlak verdi. Özbekler polis nezareti altında evlere saldırmaya başladılar, kaçanları öldürmeye ve hatta kadınların namuslarına el uzatmaya başladılar. O gün Fergana’da iki bin ev yanmış, yüzün üzerinde insan öldürülmüştür. Fergana civarında Ahıskalıların yoğun olduğu Kuvasayı, Margilan, Taşlak bölgelerindeki saldırılar şiddetlenmiş 700 kadar Ahıskalı’nın evi ateşe verilmiştir.
 
 
Bugün yarım milyona yakın Ahıska Türkü, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Rusya, Ukrayna, Sibirya ve Kuzey Kafkas ülkelerinde (Adıgey, İnguşetya, Kuzey Osetya), Amerika’da darmadağınık bir hâlde hayat mücadelesi vermektedirler.
 
Hayvanlar için ağlayanlar, Türk’e ihanet edenlere ağlayanlar, Türk’e soykırım yapan Ermenilere dahi ağıt yakarak hepimiz Ermeniyiz diyenler bir gün Ahıska Türkleri için ağlamamıştır. Neden mi? Diyorlar ya işte hepimiz Ermeniyiz diye doğru diyorlar.  (Kaynak: Ahıska’nın Tarihi, Yunus Zeyrek, Bizim Ahıska Dergisi).
 
 
Gökhan Demir  Yeni Mesaj Gazetesi