Ünlü Halk Ozanımız Ozan Arifin; Diyaliz Hastası bir Ahıska Türkünün oturma izninin dolmasından dolayı sınır dışı edilmesi sonrası  dile getirdikleri:

AHISKALI BİR GARDAŞIN FERYADI!..

AHISKALI BİR GARDAŞIN FERYADI!..

“ Ahıskalı Türklerin,
Derdi hepsinden derin,
Bana bir merhem verin,
Derdim... Derdim... Derdim var...„
..................
Zaman zaman böyle dörtlüklerle bu acıya değinmeye çalışsam da,
Ben bile itiraf ediyor ve kendimi suçluyorum...
Ahıskalı gardaşlarımız için...
Yani “Ahıska Türkü„ için pek ele-avuca gelir destanlar söylememiş veya yazmamışım...
Yani onlar Ozan Arif‘in dünyasında bile adeta sahipsiz, yetim, öksüz kalmışlar...
Tıpkı koskoca dünyada vatansız kaldıkları gibi!


Biraz önce onlardan bir feryat ulaştı elime...
İkinci vatanı olarak gördüğü Türkiye‘de yani aramızda yaşayan, 
bir Ahıskalı Türk‘ün feryadı...

Bu benim duyduğum...
Kim bilir duymadığım böyle nice feryatlar var Allah bilir...
Vatanları ellerinden alınan bu garip soydaşlarımız, 
Türkiye‘de bile böyle sahipsizlerse, acaba, bu adaletsiz dünyanın diğer köşelerinde neler çekiyorlar, diye kara kara düşündüm...
 
 
 

Sonra memleketimin gündemini düşündüm...
Yani Siyasetin, siyasilerin gündemini düşündüm...
Hele bu bir yığın gündemin arasında devletimizin, 
devletimizin en yetkililerinin ağızlarından düşürmediği şu Suriye‘den gelenlere verilecek vatandaşlık meselesini, 
yüreğim isyan ederek düşündüm isyan...

Çünkü;
Suriye‘den gelen Türkmen gardaşlarımıza bile oturum zorluğu yaşatırken,
müslüman olup olmadığı bile tam belli olmayan,
hatta insanî değerlere sahip olup-olmadığı dahi şüpheli, 
bir yığın Suriye‘liye, Iraklı‘ya Afganistan‘lıya, vatandaşlık vermeye yeltendiğimiz şu günlerde,
Ahıska‘lı bir Türk‘ü bir mevzuatı (parasızlıktan) yerine getiremedi diye Türkiye‘den atmaya kalkmamız çok acı geldi bana...
 
 
 

Yazıklar olsun Size!...
Heeeyy...
Üniversitelerden bin-bir umutlarla mezun olmuş sayısız evladımız hatta nice kalifiye elamanımız sizin rey verenlerinize verdiğiniz öncelikten dolayı sokaklarda gezerken...
“İçlerinde kalifiye elemanlar var...„ göz boyamasıyla, bir yığın suriyeli araba kucak açanlar,
Size diyorum Size...

Çin zulmünden kaçan Türke kucak açmak yok...
Rus zulmünden kaçan Kırım Türkü‘ne kucak açmak yok...
Veya Rus‘un sürgüne tabi tutup vatansız bıraktığı, 
Ahıska‘lı gardaşlarımıza kucak açmak yok...
Irak cehenneminden hatta Suriye vahşetinden kaçan Türkmenlere kucak açmak yok...
Ama Arap olunca var!...


Ben Arap düşmanı değilim...
Ben yerine göre, ümmetimi de, milletimi de, soyumu-sopumu da,
hatta insani değerleri olan bütün beşeri seviyorum...
Ama siz varya siz... Siz Türk düşmanısınız herhalde...
Eğer öyle olmasanız adaletli olursunuz...

Türkler yabancı ülkelerde vatandaş olabiliyor diye Suriyeliye hazırladığınız zemini,
soydaşlarımıza da hazırlar onlara sıkıntı çektirmez, zulüm etmezsiniz...

Türkten neden korkuyorsunuz ki?
Hiç korkmayın.
Türkmenler yani göçmen soydaşlarımız sokaklarda dilenmezler...
Kendilerine ev veren ev sahiplerini bıçaklamazlar...
Evlerinde bomba patlamaz yani bomba imal etmezler...

Kalifiye safsatasına gelince;
El Arap‘ın kalifiye olanlarını çoktaaan aldı götürdü, siz uyuyun!
Onların kimisi Avrupanın çeşitli köşelerinde işe başlatıldı,
kimisi de Amerika‘da silikon vadisinde sömürülmeye başlandı bile...
Size çöpü kaldı, çöpü... 

Onun için şu Ahıska‘lı gardaşımıza yaptığınız zulümden vaz geçin...
Hatta sesini duyuramayan nicelerine kıymayın Beyler...


Mühür sizde olabilir... 
Ama unutmayın! Bu Ülkenin adı Türkiye...
Ve şunu kafanıza sokun!

“ Ne var ise Yıldızda var, Ayda var,
Türk‘e yalnız yine Türkten fayda var...„

Hal böyle olunca hadi beni yanıltın...
Faydanızı görelim faydanızııı!!!...

Ozan Arif
11 Temmuz 2016
Samsun